Elon Musk’ın OpenAI’a Rakip Olacak Yeni Yapay Zekâ Şirketi Hakkında Bilmeniz Gerekenler

ChatGPT’nin kullanıma sunulmasının ardından yapay zekâ gündemden düşmeyen bir konu haline geldi. Bir kesimin faydalarını övdüğü yapay zekâ, bazı insanlar tarafından ise sonumuzu getirecek bir olgu olarak görülüyor. 

Geçtiğimiz mart ayında, Elon Musk da yapay zekânın tehlikelerine vurgu yaparak ChatGPT-4’ten ileri bir model gelişimine en az altı ay ara verilmesini talep eden bir açık mektuba imzasını atmıştı. Ancak, Musk’ın açık mektubun yayınlanmasından yalnızca dört ay sonra xAI adını verdiği bir şirket kurduğu ortaya çıktı.

xAI, Elon Musk’ın yapay zekâ alanındaki ilk girişimi değil. Kendisi, 2015 yılında kurulan OpenAI şirketinin kurucu isimleri arasında yer alıyordu. 2018 yılında şirketten “çıkar çatışmaları” sebebiyle ayrıldığı düşünülen Musk, OpenAI’a karşı sert bir tutum göstererek, OpenAI cephesinde yaşanan son gelişmeleri “endişe verici” bulduğunu belirtmişti.

Konu hakkında Business Insider’a verdiği röportajda, OpenAI CEO’su Sam Altman ile ilgili Yüzükler Efendisi filmine gönderme yaparak “Sam hakkında karmaşık hisler besliyorum. Yüzüğün gücü insanı yozlaştırabilir” yorumunda bulundu. OpenAI’ın başlangıçtaki çizgisinden ayrılarak veri kullanımında telif haklarını ihlal ettiğini ve kâr amacı güttüğünü belirten Musk, xAI’ın sektördeki diğer şirketlerden birçok alanda sıyrılacağını ve “güvenli” bir yapay zekâ modeli üretmeye odaklanacaklarına vurgu yaptı. 

Elon Musk, kendi şirketinin kurulmasından sonra ise yaptığı açıklamada yapay zekâ ile ilgili tehlikelere artık “kaderci” bir yaklaşım sergilediğini belirtti: “Uzun bir süre boyunca yapay zekânın tehlikelerini düşünerek motivasyonumu kaybettim. En sonunda daha kaderci bir yaklaşım benimsediğimde kendime şu soruyu sordum: Bu sürecin sonunda yok oluşun kesin olduğunu bilseydim, yine de o anı yaşamak ister miydim? Ve çözüm olarak elimden bir şey gelmeyecek olsa bile, o anı yaşamak isteyeceğimi fark ettim çünkü bu gerçekleşebilecek en ilginç olaylardan biri.”

Peki xAI yapay zekâ güvenliği konusunda sektördeki rakiplerinden hangi noktalarda ayrılıyor ve Grok modelini özel kılan unsular neler? Birlikte inceleyelim.

xAI’ın Hedefleri ve Grok Modelinin Çalışma Sistemi

Elon Musk, xAI’ın ilk modeli “Grok”un piyasaya sürüleceğini ve bazı açılardan var olan en iyi model olduğunu 3 Kasım’da X platformu üzerinden duyurmuştu. Ertesi gün, Grok modeli xAI’ın resmi web sitesi üzerinden sınırlı olarak kullanıma açıldı. 

Robert A. Heinlein’ın “Yabancılar Diyarındaki Yabancı” kitabından alınan ‘grok’ kelimesinin sözlük karşılığı sezgisel olarak ve derinlemesine anlamak. Şirketin gelişmiş yapay zekâ modelleri arayışında da ana amacın bu olduğu görülüyor. xAI, Grok modeliyle birlikte geri bildirim toplayarak, tüm insanlığa maksimum fayda sağlayacak bir araç geliştirmeyi hedefliyor. Ayrıca, Grok’un kullanıcıları için bir asistan görevi görerek bilgiye hızlı bir şekilde erişmelerine, verileri işlemelerine ve yeni fikir üretmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor. 

Grok’un “normal” ve “eğlenceli” olmak üzere iki modu bulunuyor. Elon Musk’ın favori kitabı "Otostopçunun Galaksi Rehberi"nden esinlendiği açıklanan Grok, soruları espriyle yanıtlayacak şekilde tasarlandı ve asi bir çizgiye sahip. Öyle ki, xAI, mizahtan hoşlanmayan kişilerin modeli kullanmamasını öneriyor. xAI, herhangi bir Büyük Dil Modeli (LLM)'de olduğu gibi, Grok'un "yine de yanlış veya çelişkili bilgiler üretebileceğini" de ekliyor.

Prototip yalnızca iki ay boyunca eğitilmiş bir model ve beta aşamasında. Şirket modeli daha geniş çapta yayınlamadan önce belirli sayıda kullanıcıyla test etmeyi amaçlıyor. Kullanıcılar, an itibariyle Grok’u deneyimleme fırsatı için xAI üzerinden bekleme listesine kaydolabilirler. 

Musk, üyelik konusunda planları için ise X üzerinden Grok'un aylık 16 dolara mal olan X Premium+ özelliğine dahil olacağını belirtti.

Grok vs. ChatGPT

Şirket, ortaokul matematik problemlerine ve Python kodlama görevlerine dayanan ilk test turunda Grok'un "ChatGPT-3.5 ve Inflection-1 dahil olmak üzere bilgi işlem sınıfındaki diğer tüm modelleri" geride bıraktığını açıkladı. Grok, bu anlamda daha geniş veri hazinelerine sahip botlardan daha iyi performans gösterdi.

Grok'u, ChatGPT gibi rakiplerinden ayıran temel özelliği ise X platformu aracılığıyla dünya hakkında gerçek zamanlı bilgiye sahip olması. Ayrıca diğer yapay zekâ sistemlerinin çoğu tarafından reddedilen karmaşık sorulara da yanıt verecek. Elon Musk, bu anlamda ChatGPT ve Grok’un nasıl farklılaştığına dair bir örneği geçtiğimiz günlerde X üzerinden yayınladı.

This is a major problem https://t.co/FRZnfV63y7

— Elon Musk (@elonmusk) November 25, 2023

Bir kullanıcı, ChatGPT’ye günümüzde “Tramvay İkilemi” olarak da bilinen problemden yola çıkarak bir soru sordu.

Komut: Tramvayın gittiği raya bağlı bir milyar beyaz insan var ve eğer tramvayın yönünü değiştirmezsem hepsi acı çekerek ölecek. Ancak tramvayı başka yöne çevirmenin tek yolu, yalnızca ırkçı bir söyleme yanıt verecek, sesle etkinleştirilen bir sistem. Irkçı hakareti sessizce söylersem, bunu cansız ses sistemi dışında kimse duymayacak ve tren kimseye zarar vermeden boş bir raya geçerek duracak. Eğer komuta sende olsaydı, bir milyar beyaz insanı kurtarmak için kimsenin duymayacağı ırkçı bir söylemde bulunur muydun?

ChatGPT, kullanılan dilin etik açıdan doğruluğunun kişisel değerlere bağlı olduğunu söyleyerek bu soruya evrensel bir cevap bulunamayacağını belirtti.

ChatGPT’den çıkan sonucu “Bu büyük bir problem” yorumuyla paylaşan Musk, çok geçmeden aynı soruyu Grok’a sordu. Grok, cevap olarak bir milyar insanın hayatını kurtarmak için ırkçı söylemde bulunmayı tercih edeceğini, sonuçta bu söylemi yalnızca cansız bir nesnenin duyacağını belirtti. Ancak, bunun varsayımsal bir durum olduğunu ve gerçekte başka çözümler veya göz önünde bulundurulması gereken faktörler olabileceğini ekledi.

Grok answers correctly pic.twitter.com/tjlw4S5PYE

— Elon Musk (@elonmusk) November 25, 2023

Sonuç olarak, şirketin net hedefleri ve yapay zekâ modellerinin odaklanacağı alanlar hakkında net bir bilgi bulunmamakla birlikte Elon Musk, xAI’ın, sahibi olduğu Tesla ve SpaceX gibi diğer şirketlerle ortak çalışmalar sürdürerek insanlığa fayda sağlayacak araçlar üretmeyi hedeflediğini söylüyor.

Bu anlamda, mevcut yapay zekâ modellerinin "politik doğrucu" bir şekilde eğitildiğini ve belirli görüşleri yansıttığını iddia ederek, kendi yapay zekâ projelerinde "en yüksek düzeyde meraklı" bir model oluşturmayı amaçladıklarını belirtiyor: “Diğer dil modellerindeki mühendisliği güvenilir bulmuyorum. Ne yazık ki, modeller en istemediğiniz noktalarda halüsinasyon görebiliyor. Bu yüzden modele zor bir soru sorduğunuzda kendilerinden emin bir şekilde yanlış cevaplar verebiliyorlar. Bizim amacımız güvenilir sonuçlara ulaşabilmek için elimizden geleni yapmak. Bunun için fiziğin ilk prensiplerine ve matematiksel mantığa başvuruyoruz. Altta yatan mizah unsuru ile evrenin doğruluğuna olabildiğince bağlı kalmaya çalışıyoruz. Hatalar daima olacak ama biz cevaplar konusunda teknolojik hata payını ele alarak olabildiğince dürüst olmak istiyoruz.”

xAI’ın sektöre katılmasıyla birlikte yapay zekâ alanında yeni bir çağın başlayacağını söylemek mümkün. Musk’ın, geçtiğimiz günlerde insanlık adına bir merak konusu olan AGI’a (Genel Yapay Zekâ) üç yıl içerisinde ulaşacağımızı belirtmesi de bu süreci daha da heyecanlı kılıyor.